'''ÇEVRECİLİK ANLAYIŞIMIZDA KAPIMIZ, SİYASET DIŞI VE TARAFSIZLIK İLKESİNDE OLAN HERKESE AÇIKTIR'''

YAZA VEDA EDERKEN

Can Pulak
Can Pulak

Bir sezonu daha geride bırakıyoruz.O aşırı sıcaklar,yerini ılıman günlere devretti.Nefis bir sarı yaz yaşayarak,artık kışa merhaba diyeceğiz.

Üzülerek söylemek zorundayım ki,deniz kirliliği konusundaki disiplini iyice kaybetmeye başladık.Ne mavi kart uygulaması hedefine gitti,ne oto kontrol nede sahil güvenlik önlemleri..Bu yaz koyların çoğu karadan da kirliydi,denizden de..Kimse kimseyi kandırmasın.Görünen köy kılavuz istemiyor çünkü…

Mavi kart komedisi,doğru dürüst önlem alınmadan hala sürüyor.Mavi kartın var mı var..İşlettin mi işlettim.Peki sintineyi,kirli suyu nereye boşalttın?Elbette denize,boşaltacak tank yoksa nereye vereceğiz?Sahil Güvenlik yakaladı mı yandın.Ama kaçak kovalamaktan ve mazot sıkıntısından Sahil Güvenlik de görevini tam yapamadı ki…Hoş yapsa,kirlilik önlenecek mi sanki? Önemli koylara ve sahil köylerine tank koymadıktan sonra,ne yapsalar nafile…

Geçmiş yıllarda Bodrum Ticaret Odası ile Akyaka Belediyesi,iyi kötü Gökova’daki katı ve sıvı atıkları toplarlardı.Yeterli olmazdı ama,hiç değilse problemi hafifletirdi.İki yıldır Ticaret Odası bu desteği kaldırdı,Akyaka Belediyesi de mahalle olup Büyükşehir belediyesine bağlanınca,Gökova’da deniz temizliği ortada kaldı.

Peki,karadaki çöpler niye toplanamadı?Denizden alan olmayınca,millet çöp poşetlerini sahillere bıraktı.Belediye dağılınca, muhtarlıklar yetkilerini kaybedince,eldeki kamyona da mazot bulunamayınca olanlar oldu.İşte gazete ve televizyonlarda gördüğünüz çöp dağları da böyle oluştu…

Sizlere Gökova’nın durumunu özetledim.Peki Hisarönü farklı mı,Bozburun temiz mi,Marmaris’te durum ne?Göcek hariç,Antalya’ya kadar tüm Ege ve Akdeniz sahilleri,koyları vede köyleri aynı vaziyette.. Göcek hariç diyorum,çünkü Deniz Temiz Derneği (TURMEPA) tüm gücünü buraya sarfederek,teknelerin katı ve sıvı atıklarını toplamaya çalışıyor.Niye sadece Göcek,başka denizi yok mu Türkiye’nin? Göcek’ten çok daha kritik,önemli ve Bodrum-Çeşme-Marmaris-Kuşadası gibi deniz ve turizm merkezleri dururken,TURMEPA’nın yıllardır Göcek ısrarı anlaşılır gibi değil.Bir iş yapılacaksa tam yapılmalı. Tam yapılmayacaksa,o zaman TURMEPA’nın adını GÖCMEPA olarak değiştirmek lazım.

Testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur.Biz çatlayan testinin kırılmasını beklemeden,deniz kirliliğinin önlenebilmesi için alınması gereken tedbirleri bir kere daha belirtelim.Öncelikle Çevre Bakanlığının bu işi bilenlere kulak vermesi şart.İkide bir Bakan değişikliği,devamlı Vali ve ilgili bürokrat değişiklikleri,meseleyi sürüncemede bırakıyor.Onun için,denizlerin temizliği konusunda kalıcı bir sistemi devreye sokmak lazım.

Denizler yüzde 86 karadan kirleniyor.Deniz turizm bölgelerindeki belediyelerin kanalizasyon ve arıtma sistemlerini sağlıklı bir şekilde tamamlamalıyız.Sahil koy ve köylerindeki katı ve sıvı atıkları toplama işini özel sektöre devretmeliyiz.Şehircilik ve Çevre Bakanlığı İzmir-Aydın-Muğla ve Antalya Büyükşehir belediyelerine,bunun için özel bir ödenek ayırırsa, sorun hem daha ucuza ve hem de daha kolayca çözülmüş olur.O takdirde koylara boşaltma tankları yerleştirilir,gezici tekneler katı atıkları toplar ve bu atıklar kamyonlarla çöp merkezlerine yollanır.

Sistemi iyi kurmalıyız.İyi kurar ve sahil güvenliğin kontrolünü de akıllıca sağlarsak,deniz kirliliği yakın bir gelecekte tarihe karışır.Sahil Güvenlik dedim de aklıma geldi.Binlerce beygirlik motorla çalışan modern botlarımız,iç devriye ve kontrol konularında atik ve hızlı davranamıyorlar.Korkunç mazot masrafı nedeniyle küçük şikayetlere bakamıyorlar.Koylarda gerekli kontrolleri tam yapamıyorlar.Bunun için, kıçtan takma çift 250 beygirlik motorlara sahip lastik botları devreye sokmalıyız.Bütün dünya böyle yapıyor çünkü.Büyük teknelerini ise dış devriye görevlerinde kullanıyorlar.Bizim Sahil Güvenlik teknelerimiz kaçak, takip,kovalama ve dış güvenlik açısından bir harika.Öyle ki,özel sektörün Tuzla’da imal ettiği bu tekneleri,dünyanın en modern ülkelerine bile satıyoruz.Ama bunlarla iç denizde,koylarda ve köylerde kirlilik kontrolü yapmak büyük israf.Onun için hareket kabiliyeti yüksek ve her yere girip çıkışı çok kolay olan lastik botları devreye sokalım diyorum.

Akıl için yol birdir.Yeter ki,bu yola hepimiz inanalım ve gereğini vakit geçirmeden yerine getirelim.

Can Pulak

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir